Editörün Kaleminden Editorial Agop Dülgar Dijital Dönüşüm Serüvenimiz Our Digital Transformation Adventure Hale İpek Tuna Derinin Öyküsü The story of leather Sürdürülebilir Kalkınma ve Aydınlatma Sustainable Development and Lighting Asst. Prof. Ebru Tomris Aydoğan Enerji Müzesi Energy Museum Dr-Works New Collection Salman’s Design&Furniture Yavuz Salman ML Mimarlık Emel Balcı “Dr-Works” Doğal, Gizemli, Güçlü “Dr-Works” Natural, Mysterious, Powerful DR TREND YAYINIDIR. PARA ILE SATILAMAZ . 6 AYLIK OLARAK YAYINLANIR.
KÜNYE Dergi İsmi: Dr-Trend Yayıncı ve Sahibi: Dülgarsan Aydınlatma San. Ve Tic. A.Ş. Editör: Agop Dülgar Genel Yayın Yönetmeni: Hale İpek Tuna Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı: Cengizhan Urlu Yazı İşleri: Zeynep Ögel Görsel Yönetmen: Timuçin Unan Görsel Derleme: Dilara Özkaymaz Grafik Uygulama: Tut Ajans Reklam Yazarlar: Hale İpek Tuna / Cengizhan Urlu İngilizce Çeviri: İmge Tercüme Fotoğraf Sanatçısı: Mecit Gülaydın Fotoğraf Styling: Sena Gülaydın Yayınevi: Yediyıl Matbaa Reklam Paz. San. Ve Tic. Ltd. Şti. Yönetim Yeri: Halide Edip Adıvar Mah. Gül 2 Sok. No: 12/B-C 34382 Şişli / İstanbul İletişim: +90 212 222 88 48 / 222 85 44 Basım Yeri: İstanbul Yayın Türü: Genel Süreli Yayın – ISSN: 2791-8130 YASAL UYARI Bu dergide yer alan yazı, makale, fotoğraf, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. Dülgarsan Aydınlatma San. Ve Tic. A.Ş.’nin yazılı izni olmaksızın dergide yayınlanan eserler kısmen ve tamamen kaynak gösterilerek dahi çoğaltılamaz, yayımlanamaz, işlenemez, umuma iletilemez ve temsil edilemez. All rights of the texts, articles, photographs, illustrations and subjects in this magazine are reserved. The Works in this magazine may not be reproduced, published, processed, transmitted to the public or represented, partially or completely, even with proper citation, without the written consent of Dülgarsan Aydınlatma San. Ve Tic. A.Ş.
1 İnsanlık tarihi kadar eskidir derinin hikayesi. Eski Ahid’e göre; derinin tarihçesinin ilk insan ile başladığına inanılır. İnsanların çağlar boyunca çeşitli ihtiyaçlarını karşılayan deri, kağıdın icadına kadar yazı malzemesi olarak da kullanılıyordu. Zamanla derinin işlenmesi, farklı alanlarda kullanılabilir hale getirilmesiyle bir zanaata dönüştü. Dericilik zanaatı, eski çağlardan bu yana gelişerek günümüze kadar gelmiştir. Tarihe tanıklık eden bu zanaat, bugün bir çok alanda karşımıza çıkıyor. Doğal dokusuyla kullanıldığı her alanda büyüleyici bir farklılık yaratan deri, dayanıklılığıyla da nesilden nesile aktarılabilir bir değer haline geliyor. Geçmişten günümüze gelen bu zanaatı, kendi markamızla geleceğe taşımak adına sizlere “Dr-Works” koleksiyonunu sunuyoruz. Deri malzemeyi; aydınlatma koleksiyonumuzda kullanırken bu zanaata farklı bir yorum katıyor, mobilya koleksiyonumuz ile de “Dr-Light” markası olarak mekanlarda yarattığımız etkiyi güçlendiriyoruz. It is believed that the history of leather began with the first human being according to the Old Testament. The leather serving various needs of people throughout the ages had been used as a writing material until the invention of paper. Over time, the processing of leather and making it usable in different areas turned into a craft. The leather craft has developed since ancient times and has survived to the present day. This craft, which has borne witness to history, come way in many areas today. Leather, creating a fascinating difference with its natural texture in every area where it is used, becomes an everlasting value that can be passed down from generation to generation. We present you the “Dr-Works” collection to carry this craft from the past to the future with our own brand. While using leather in our lighting collection, we add a new complexion on this craft, and with our furniture collection, we strengthen the effect we create in spaces as the “Dr-Light” brand.
2 İş hayatı ile okul hayatının birbiriyle benzer yönleri olduğunu düşünüyorum. Gün boyunca peş peşe dersler, sürekli zihinsel bir yorgunluk ve başarıya ulaşmak için belli sorumluluklar. Günün sonunda, zihinsel yorgunluğu umursamadan severek katıldığım seçmeli dersler. Bizi günlük rutinimizden koparan bu dersler, genelde son derslerimiz olurdu. Kendimize görev edindiğimiz derslerin aksine, beni seçmeli dersler heyecanlandırır, hayal gücümün sınırlarında dolaşmamı sağlardı. Bugün, iş hayatımda da günlük benzer bir düzende çalışıyorum. Gün içinde; kurduğumuz yapının rutin işleriyle, markamızın gelişimine katkıda bulunacak fikirlerle ve her işin zorunluluğu olan finansal konularla uğraşırken, günün son saatlerinde -tıpkı seçmeli derslerde olduğu gibi- kendimi tamamen günlük koşuşturmanın dışında bırakıp farklı konulara odaklanıyorum. Hep bir hayalle başlıyor bu odaklanma süreci. Bir gün üretim tesisimizin kurulumu esnasında odamdaki mobilyaları hayal ediyorum. Başka bir gün İstanbul showroomumuzda oluşturduğumuz kafenin masalarını ve sandalyelerini hayal ediyorum. Başka bir gün yeni koleksiyonumuz Collect’in sergileneceği odayı... Derinin ve ahşabın aydınlatma ürünlerimizde kullanılması ve metal üzerine geçmişten bugüne gelen üretim tecrübemiz; hayalini kurduğummobilyaları -buna bağlı olarak hayalini kurduğummekanları- hayata geçirmemiz konusunda bana ilham veriyor. Derinin doğal dokusunu ve ahşabın yarattığı sıcaklığı, yaşadığımız her mekâna taşımaya başlıyoruz. Ticari kaygılardan uzak, ihtiyaçlar sonucu oluşturduğumuz tüm bu mobilya ve aksesuarlar, bugün özgün bir koleksiyon olarak karşımıza çıkıyor: Dr-Works. Bu sayımızda, koleksiyonun tüm parçalarını siz değerli dostlarımıza sunmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Doğal malzemelerin ön planda olduğu üretim şeklimiz ve markamızın taşıdığı özgün ruhu, bu koleksiyonumuzda da hissedilir şekilde yansıttığımızı düşünüyorum. Aydınlatma sektörüne ilk girdiğim yıllardan itibaren, her yeni gün yeni bir hayalle uyandım, bu hayalleri hayata geçirmek için özveriyle ve tutkuyla çalıştım. Bugün geldiğimiz noktada; hayallerimizin de gerçekleşmesiyle başarıya ulaştığımızı görüyorum. Dr-Light markasıyla başladığımız yolculuğumuza, Dr-Works markasını da ekleyerek devam ediyoruz, başarılarımızın pekişeceğine inanıyorum. Her insan hayalleriyle büyür, o hayaller zamanla değişir ve gelişir. Severek attığımız her adım, bizi bir sonraki hayalimizi gerçekleştirmek adına heyecanlandırıyor ve sabırsız kılıyor. Yeni hayallerle yeni koleksiyonlara; baharda buluşmak umuduyla… I think business life and school life have similar aspects. One lesson after another throughout the day, constant mental fatigue and certain responsibilities to achieve success. At the end of the day, elective courses that I would gladly attend, without worrying about the mental fatigue. Taking us away from the daily routine, these courses would usually be the last courses. Unlike the courses that we made ourselves responsible, elective ones used to thrill me and enable me to roam the limits of my imagination. Today, I have the similar daily routine in my business life. During the day, I am occupied with the day-to-day business of the organization we have established, the ideas that may contribute to the development of our brand, and financial issues as required for every business, while in the last hours of the day - just like in elective courses - I leave myself completely out of the daily rush and stay focused on different issues. This focusing process always starts with a dream. One day I dream of the furniture in my roomwhile our production facility is installed. Another day I dream of the tables and chairs of the café we build up inside our Istanbul showroom. Yet another day I dream of the roomwhere our new collection the Collect will be exhibited... The use of leather and wood in our lighting products and our past and present production experience in metal inspire me to have the furniture I dream of -and accordingly, the spaces I dream of. We start to bring the natural texture of the leather and the warmth of wood to every space we live in. All of this furniture and accessories, which we have made for our needs, far from commercial concerns, today appear in a unique collection: Dr-Works. In this issue, we are happy to present all the pieces of the collection to you, our dear friends. I believe that our production style, where natural materials are prominent, and the unique spirit of our brand are reflected in this collection. From the earliest years when I entered the lighting industry, I have woken up every day with a new dream, and I have worked devotedly and passionately to bring these dreams to life. At the point, I can see that we have achieved success with the realization of our dreams. We continue our journey we started with the Dr-Light brand by including the Dr-Works brand, and I believe that our success will be strengthened. Every person grows up with their dreams, and those dreams change and develop over time. Every step we take with love makes us excited and impatient to realize our next dream. Hoping to meet in Spring with new collections and new dreams…
3 Agop Dülgar Hayallerin Peşinde Bir Hayat A life in the pursuit of dreams
4 İçindekiler Index 8 Derinin Öyküsü The story of leather Dijital Dönüşüm Serüvenimiz Our Digital Transformation Adventure Hale İpek Tuna 12 Sürdürülebilir Kalkınma ve Aydınlatma Sustainable Development and Lighting Asst. Prof. Ebru Tomris Aydoğan 18 Enerji Müzesi Energy Museum 34 Ermeni Hastanesi Surp Pırgiç Armenian Hospital 38 Sinem Taner Project 22 Salman’s Design& Furniture 48
5 28 New Collection
6 Gladia 0 5 D E R İ Deri, en eski ve en doğal yöntemlerden biri olan çiçek esanslarıyla tabaklanıyor. Ardından su bazlı boyalarla boyanıyor. İşleme ve dikişlerine deri ustaları hayat veriyor. El işçiliğiyle üretilen deri, lüks bohem stiliyle mekanlarınıza ayrıcalık ve canlılık katıyor. 0 5 L E A T H E R The leather has been tanned with herbal tanning which is one of the oldest and most natural methods by using flower essences. Afterwards, the leather has been dyed with water-based paints. Leather processings and saddler sewings have been given birth by the hands of the leather craftsman. ‘Leather’ which can be produced limitedly by means of hand craftsmanship technique, is known to put on privilege and brightness to your venues alongside with its luxurious bohemian style. Dekoratif sarkıt, deri başlık, pirinç duy takımı, metal tavan bağlantı bazası, örgü kablo, E27 duy, halojen/LED ışık kaynağı. Decorative ceiling luminaire, Leather lampshade, Brass connection components, Metal ceiling connection base, Braided cable, E27 lamp holder, Halogen/LED light source.
7 Sorento Brutus Wild Dekoratif aplik, pirinç gövde, mat bronz bitiş, saraç dikişli deri başlıklar, kablo tutucu pirinç aparatlar, pirinç duvar bağlantı bazası, E27 duy, halojen/LED ışık kaynağı. Decorative wall luminaire, Leather lampshade, Brass connection components, Metal wall connection base, Braided cable, E27 lamp holder, Halogen/LED light source. Dekoratif sarkıt, deri başlık, pirinç duy takımı, metal tavan bağlantı bazası, örgü kablo, E27 duy, halojen/LED ışık kaynağı. Decorative ceiling luminaire, Leather lampshade, Brass connection components, Metal ceiling connection base, Braided cable, E27 lamp holder, Halogen/LED light source. Dekoratif sarkıt, deri başlık, pirinç bağlantı elemanları, metal tavan bağlantı bazası, örgü kablo, E27 duy, halojen/LED ışık kaynağı. Decorative ceiling luminaire, Leather lampshade, Brass connection components, Metal ceiling connection base, Braided cable, E27 lamp holder, Halogen/LED light source.
8 Asma yaprağını saymazsak, deri kullanımı insanın serüveninde ilk sıralardadır. Deri kullanımı ilk çağlarda insanların örtünme ve barınma ihtiyaçlarını karşılamak için ortaya çıkmıştır. İnsan deriyi işleme yeteneğini geliştirdikçe, ihtiyaçlarla birlikte pek çok alanda kullanılmış, bir sanat ürünü haline gelmiştir. Deri ürünler; geçmişten günümüze giyimden çadıra, dekorasyondan sanat eserlerine kadar sayısız alanda yerini aldı. Türklerin Orta Asya’da başlayan dericilik zanaatı, Batı’ya göçle Anadolu’ya taşınmış ve aynı hızla gelişimine devam etmiştir. Derinin ilk kullanıldığı ve geliştiği bölgelerin Mezopotamya ve Anadolu olduğu bilinmekle birlikte; tüm dünyada üretilip kullanılmış, kültür ve geleneği oluşmuştur. Çeşitli coğrafyalarda yaşayan hayvan türleri, kullanılan malzemeler, toplumsal kültür ve bilgi birikimleri, bu farklılıkların nedenidir. Dericilik zanaatı, Selçuklu döneminde Ahilik teşkilatının ve debbağların piri olarak bilinen Ahi Evran öncülüğünde sürdürülmüş, Osmanlı’da loncaya dönüşerek etkilerini 15. ve 16. yüzyıllarda sürdürmüştür. Deri işleme malzemeleri olarak kullanılan tuz, meşe palamudu, mazı, saman, balık vs. gibi hayvan yağlarının yerini, günümüzde zırnık, krom, aluminyum, bitkisel ve sentetik boyalar almıştır. Dericilik, gelenek ve görenekleri yansıtan, kültürü geçmişten geleceğe taşıyan bir sanat kolu olmasıyla, ülke ekonomisine de katkı sağlamaktadır. Bir Deri Ustası: Akif Şenoğlu Benim deri maceram, 1982 sonlarında başladı. Akademide (MSÜ) arkadaşlarımın önerisi ile bir el işi deri atölyesi kurdum. Alaylı ve okullu ama eli işe yatkın bir ekibimiz vardı. İlk kullandığımız deri ‘zenne’ denilen bir kösele çeşidi, ayakkabı boyası ve ayakkabı cilası ile başladık. Daha sonra bildiğimiz tüm boya vb. malzemeleri denedik. Deriye şekil verme, sertleştirme, yumuşatma, esnetme, boyama, hacim verme gibi işlemleri geliştirdik. Bu gelişim sonrası deriyi resim, rölyef ve heykeli yapımında denedik. Ekibin dağılması ile, 90’lardan bu yana yalnız çalışıyorum. Çalışmalarımda bitkisel işlenmiş dana ve manda derileri kullanıyorum.’ “Dr-Light” ile Tanışma Agop Dülgar ve “Dr-Light” ekibi ile yollarımız 2016 yılında kesişti. “10 Koleksiyon & 10 Konsept” projesi kapsamında, deri aydınlatma ürünleri üretmek için çalışmalara başladık. 2017 yılında tamamlanan bu koleksiyon, derinin aydınlatmadaki etkisiyle beni de heyecanlandırmaya başlamıştı. Bugünlerde aydınlatma koleksiyonunu genişletmenin yanı sıra mobilya ve aksesuar üretimi konusunda da çalışmalarımızı sürdürüyoruz. If we dismiss vine leaves, the use of leather has led the line in the adventure of human beings. The use of leather emerged in the ancient times to meet the needs of people for clothing and shelter. As man developed the ability to process leather, it was used in many areas in line with the needs and has become a work of art. From past to present, leather products have taken their place in various areas from clothing to tents, from decoration to works of art. The leather craft of Turks that started in Central Asia, brought to Anatolia with the migration to the West and continued its development at the same pace. Although it is known that Mesopotamia and Anatolia were the first regions where leather was first used and developed, it has been produced and used all over the world and the culture and tradition of leather has been established. This variety stems from animal species living in various geographies, materials used, local culture and knowledge of the society. The leather craft was carried out under the leadership of Ahi Evran, known as the founder (“pir”) of the Ahi-order and the tanners (“debbağ”) during the Seljuk period, and continued its effects in the 15th and 16th centuries by becoming a craft guild in the Ottoman Empire. Salt, acorns, oak gall, straw, and varieties of animal fat like fish, etc., which were used as leather processing materials, have today been replaced by arsenic, chromium, aluminum, vegetable and synthetic dyes. Leather craft contributes to the national economy as it is a branch of art that reflects traditions and customs and brings culture from the past to the future. A Leather Master: Akif Şenoğlu “My adventure with leather started in late 1982. Upon recommendation of my friends at the Academy (MSU), I set up a leather craft workshop. We had a team of people who were educated and trained, good with their hands. The first leather we used was a type of stout leather called ‘zenne’, and shoe polish. Then, we tried all the paints and dyes we knew. We developed processes such as shaping, hardening, softening, stretching, dyeing and giving volume to the leather. Next, we tried to use leather in drawing, relief and sculpture. I have been working alone since the 90s when my team broke up. I use calf and buffalo leather obtained through vegetable tanning in my works”. Meeting with “Dr-Light” Our paths crossed with Agop Dülgar and the “Dr-Light” team in 2016. As part of the “10 Collections & 10 Concepts” project, we started working to produce leather lighting products. This collection, which was completed in 2017, started to excite me with the effect of leather in lighting. Today, we work the production of furniture and accessories as well as expanding the lighting collection,
9 THE STORY OF LEATHER
10
11
12 Günümüzün en popüler konusu dijital dönüşüm. Yaşamımızın her alanında hissedilir şekilde etkilerini görebiliyoruz. İnternetin yaygın kullanımı ve telefonların taşınabilir ve akıllı cihazlar haline dönüşmesiyle, teknoloji en temel ihtiyaçlarımızda bile ayrılmaz bir parçamız haline geliyor. Bu dijital dönüşümün son aylardaki etkilerine sanatta da şahit oluyoruz ve gelişmeleri şaşkınlıkla izliyoruz. Önümüzdeki yıllarda, birçok kavramın anlamını değiştirecek olan bu yaşamsal dönüşüm, henüz bilmediğimiz bir yolda gelişmemiz gerektiğini bize öğretiyor. Bu gelişime ayak uydurmak, adeta zorunluluk haline geliyor. Sanayide ise bu dönüşüm, daha çok üretim verimliliğini arttırma yönünde karşımıza çıkıyor. Mevcut prosesin teknolojik bir altyapı ile desteklenerek eksiklerinin giderilmesi ve daha hızlı, daha sorunsuz bir şekilde yürütülmesi hedefleniyor. İş hacmimizdeki artışla beraber, yarattığımız marka değerine uygun yatırımlar planladığımız bu günlerde, Bu (dönüşüm) fikirlerden yola çıkarak; içinde bulunduğumuz yapıyı nasıl daha verimli hale getirebiliriz diye düşünmeye başladık. Markalaşma adına attığımız adımlara bir yenisini ekleyerek, üretimdeki süreçleri nasıl daha iyi hale getirebileceğimizle ilgili birtakım değerlendirmeler yaptık. Üretim aşamalarının kontrolü, veri toplanması ve analizinin kolaylıkla yapılabilmesi, satış – üretim departmanları arasındaki ilişkinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi ve tüm bu işleyişin bilgisayarlar aracılığıyla uzaktan kontrol edilebilmesi için bir ‘süreç otomasyonu’ üzerinde çalışmalara başladık. Bu otomasyon sayesinde; bilgi akışı kişiler üzerinden değil, tamamen işlenen veriler üzerinden olacak ve firmanın genel iş akışında bir kontrol mekanizması oluşturularak, satış ve üretim prosesleri içinde yer alan tüm bölümlerin iyileştirilmesi sağlanacaktır. Sistemin devreye alınmasıyla, satış – üretim – bayii ağındaki veri akışının disiplinli bir şekilde sağlanmasını ve bayilerimizin online olarak siparişlerini bu otomasyon üzerinden takip edebilmelerini hedefliyoruz. Dijitalleşme çalışmalarımız ‘süreç otomasyonu’ ile sınırlı değil. 2023 yılında Dr-Light App ile aydınlatma armatürlerimizin uzaktan kontrolünü sağlayan aplikasyon hayatımıza girecek. Bunun için devre tasarımları tamamlandı, aplikasyonun arayüzü ile alakalı çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu yeniliklerle geleneksel iş modellerinin dışına çıkarak ve teknolojik gelişmelere uyum sağlayarak aynı gelişimi firmamızda da hayata geçiriyoruz. Rekabetin hızla arttığı bu dönemde, hedefimiz sadece değişime ayak uydurmak değil, bu yolla global bir firmaya dönüşerek markamızı bugün geldiği noktadan daha ileriye götürmek. Dijital dönüşümserüvenimizin ilerleyen zamanlarında farklı yeniliklerle karşınızda olacağız. Hep aynı heyecanla, aynı özveriyle… The most popular topic today is digital transformation. We can see its effects in every aspect of our lives. With the widespread use of the Internet and the transformation of phones into portable, smart devices, technology becomes an integral part of even our most basic needs. We are witnessing the effects of this digital transformation in art in recent months, and we watch the developments with amazement. This vital transformation, which will change the meaning of many concepts in the future years, teaches us that we need to develop on a path we do not yet know. It is almost a necessity to keep up with this development. As for the industry, this transformation is seen in the direction of increasing production efficiency. It is aimed to eliminate the deficiencies of the current process by supporting it with a technological infrastructure and to carry it out faster and more smoothly. Based on these (transformation) ideas, we started to think about howwe can make the structure we are in more efficient. Adding a new one to the steps we took for the sake of branding, we carried out the evaluations about howwe could improve the processes in production. We started working on a “process automation” so that we could control the production stages, collect and analyze data easily, maintain a healthy relationship between sales and production departments, and control all this process remotely via computers. Thanks to this automation; the information flowwill not be based entirely on processed data, not on individuals, and by establishing a control mechanism in the overall workflow of the company, all departments involving the sales and production processes will be improved. With the commissioning of the system, we aim to ensure a disciplined data flow in the sales - production - dealer network and to enable our dealers to follow their orders online through this automation. Our digitalization efforts are not limited to “process automation”. In 2023, with Dr-Light App that enables remote control of our lighting fixtures will come into our lives. The relevant circuit designs have been completed, and we continue to work on the interface of the application. With these innovations, we implement the same development in our company by going beyond traditional business models and adapting to technological developments. In this period where competition is increasing rapidly, our goal is not only to keep up with the change, but to transform into a global company in this way, to take our brand further from the point where it is today. We will be here with different innovations in the future of our digital transformation adventure. Always with the same enthusiasm, with the same dedication
13 Hale İpek Tuna Dijital Dönüşüm Serüvenimiz Our Digital Transformation Adventure
14 DR-LIGHT BLUETOOTH AYDINLATMA KONTROLÜ MOBİL CİHAZ UYGULAMA TASARIMI Aydınlatma armatürlerinin uzaktan kontrolü, son yıllarda otomasyon sistemlerinin başlıca konusu. Bir dönem Touch paneller aracılığıyla kullanılan bu sistemler, şimdilerde akıllı cihazların kullanımının yaygınlaşmasıyla telefonlarımıza ve tabletlerimize taşındı. Geliştirilen teknolojilerle; aydınlatma armatürlerinin Bluetooth destekli komponentlerle akıllı cihazlarımızdan kontrol edilmesi daha kolay. Herhangi bir (kablolama) altyapıya gerek olmadan, bir aplikasyon yardımıyla bunu hayata geçirmek mümkün. Bu konforu ve kullanım kolaylığını değerlendirerek Dr-Light App (Dr-App) üzerinde çalışmalara başladık. Ar-Ge aşamasında bir kaç ürün üzerinde yaptığımız çalışmaları, projemizin hayata geçmesiyle daha kapsamlı hale getirerek ürünlerimizin pek çoğunu kapsayacak şekilde bir sistem oluşturmayı planlıyoruz. 2023 yılının ilk yarısında tamamlamayı planladığımız uygulamanın kullanım amacı; aydınlatma armatürlerinin akıllı cihazlar yardımıyla uzaktan kontrol edilebilmesi. Max 30 adet aydınlatma armatürünü bağlayabildiğimiz bu aplikasyon, ürünlerin açma-kapama (on-off) ve ayar (dim) kontrolünü sağlıyor. Ürünler tek tek kontrol edilebileceği gibi, gruplar halinde de kontrol edilebiliyor. Program hafızası, ayarlanan parlaklık seviyesinde kapalı (off) konuma getirildiğinde bu seviye bilgisini koruyabiliyor ve tekrar açık (on) konumunda aynı parlaklık seviyesiyle ürünün kullanılmasını sağlıyor. Bu programı kullanmak için tercih ettiğiniz Dr-Light aydınlatma armatürünün Bluetooth komponent içermesi ve aplikasyonun akıllı cihazınıza yüklenmesi yeterli. Kullanıcı dostu arayüzü sayesinde, sisteme aydınlatma ekleme - çıkarma ve ayar (dim) gibi aydınlatma fonksiyonları kolaylıkla son kullanıcı tarafından yapılabiliyor. Tasarım açısından aydınlatma kontrolü (parlaklık kontrol ekranı) ekranı 0’dan 100%’e kadar ayarlanabildiğini (dim) gösteriyor. DR-LIGHT MOBILE APP DESIGN WITH BLUETOOTH LIGHTING CONTROL DR-APP Remote control of lighting fixtures has been the main topic of automation systems in recent years. These systems, which used to be activated through Touch panels, have now moved to our phones and tablets with the widespread use of smart devices. With the technologies developed; it is easier to control lighting fixtures from our smart devices with Bluetooth supported components. It is possible to realize this with the help of an application, not requiring any (wiring) infrastructure. We started working on the Dr-Light App (Dr-App), considering the ease of use and comfort. We plan to create a system that will cover many of our products by making the studies we have carried out on a few products in the R&D stage more comprehensive with the realization of our project. In the first half of 2023, we plan to complete the app, which is intended for remote control of lighting fixtures with the help of smart devices. This application, to which we can connect max 30 pieces the lighting fixture, provides on-off and dim control of the products. Products can be controlled individually or in groups. When the program memory is turned off at the set brightness level, it can retain this information and allows the product to be used again with the same brightness level while on. To use this program, it is sufficient that the Dr-Light fixture you prefer contains a Bluetooth component and the application is installed on your smart device. Thanks to its user-friendly interface, lighting functions such as adding and removing lighting to the system and setting (dim) can be easily performed by the end user. In terms of design, the lighting control (brightness control screen) display shows that it can be adjusted (dim) from 0 to 100%.
15
16
17
18 Asst. Prof. Ebru Tomris Aydoğan Yeditepe University Faculty Member-Economics Department and Sustainability Study Group Member Sustainable Development and Lighting The concept of “sustainable development” transformed productionmethods and paved the way for the rapid development of safe, renewable, sustainable and energy efficient technologies (UN, 1987). The lighting technology is of extreme importance for sustainable and economic development globally. In line with the Sustainable Development Goals (SDGs, 2022), the lighting technology provides cost-effective clean energy production and supports goals such as ending poverty, eradicating inequality, and halting climate change by suggesting efficient and green solutions. The less developed countries -that are affected harshly by poverty - and some of the developing ones have limited access to artificial light. Hence, the health of people living in these countries who rely on kerosene lamps for light is threatened. Likewise, children’s school absenteeism increases and the Dr. Öğr. Üyesi Ebru Tomris Aydoğan Yeditepe Üniversitesi Ekonomi Bölümü-ÖğretimÜyesi ve Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu Üyesi Sürdürülebilir Kalkınma ve Aydınlatma “Sürdürülebilir kalkınma” kavramı, üretim yöntemlerini dönüştürdü ve güvenli, yenilenebilir, sürdürülebilir ve enerji verimli teknolojilerin hızla gelişiminin yolunu açtı (UN, 1987). Aydınlatma teknolojisi, küresel olarak sürdürülebilir ve ekonomik kalkınmaya ulaşmak için önemlidir. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA, 2022) ile uyumlu olarak, aydınlatma teknolojisi, uygun maliyetli temiz enerji üretimi sağlıyor; verimli ve yeşil çözümler önererek yoksulluğu sona erdirmek, eşitsizliği ortadan kaldırmak ve iklim değişikliğini durdurmak gibi hedefleri destekliyor. Yoksulluktan en çok etkilenen az gelişmiş ülkeler ve bazı gelişmekte olan ülkeler yapay ışığa sınırlı erişime sahiptir. Bu nedenle, bu ülkelerde yaşayan ve ışık için gazyağı lambalarına güvenen insanların sağlığı tehdit altındadır. Aynı şekilde, az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde yapay ışığa erişimin olmaması nedeniyle çocukların okula devamsızlıkları artmakta
19 quality of education does not improve due to lack of access to artificial light in less developed and developing countries. Students are therefore deprived of education and sustainable economic development. New lighting technologies support sustainable development and energy efficiency and aim to promote awareness of light pollution for eco-friendly and enjoyable lighting (Lyytimäki, 2015). The concept of light pollution refers to artificial nighttime lighting that may have detrimental consequences on both health and environment which affect the sustainable development indicators such as human development and wellbeing, environmental footprint, and societies. Factors such as economic growth and development, increasing population, and urbanization have increased light pollution. Energy efficient lighting is crucial for sustainable development; since, energy consumption and waste both rise with the usage of artificial light throughout the world, although some less developed countries do not benefit from it. Electric lighting use increases the carbon dioxide (CO2) emissions caused by energy consumption on a global basis. Even though energy-saving lamps and bulbs are more economically expensive than conventional bulbs, the former becomes cheaper than the latter when their electricity costs and lifetime are taken into account. Fossil fuel plantswhich generate electricity increase the Greenhouse gas (mainly CO2) emissions, thereby leading to environmental degradation, destruction, and climate change. Environment-friendly energy efficient Light-EmittingDiode (LED) lighting and timer/dimmer controls save electricity and decrease global energy consumption aswell as ecological footprint. The concept of lighting is linked to 9 of the 17 Sustainable Development Goals (SDGs, 2022) stated below: SDG 3 - Good Health and Being: Ensure healthy lives and promotewell-being for all at all ages. LED lighting is clean and safe when compared to alternatives that may contain toxic substances. SDG 7 - Affordable and Clean Energy: Ensure access to affordable, reliable, sustainable and modern energy for all. LED lighting is in line with SDG7 since it improves efficiency; thereby, allowing access to safe, clean, affordable, and reliable energy. ve eğitim kalitesi iyileşmemektedir. Öğrenciler, bu nedenle, eğitimden ve sürdürülebilir ekonomik kalkınmadan mahrum kalmaktadır. Yeni aydınlatma teknolojileri, sürdürülebilir kalkınmayı ve enerji verimliliğini destekliyor ve çevre dostu aydınlatma için ışık kirliliği bilincini artırmayı amaçlıyor (Lyytimäki, 2015). Işık kirliliği kavramı, insani gelişme ve refah, çevresel ayak izi ve toplumlar gibi sürdürülebilir kalkınma göstergelerini etkileyen hem sağlık hem de çevre üzerinde zararlı sonuçları olabilecek yapay gece aydınlatmasını ifade eder. Ekonomik büyüme ve gelişme, artan nüfus, şehirleşme gibi faktörler ışık kirliliğini artırmıştır. Enerji verimli aydınlatma, sürdürülebilir kalkınma için çok önemlidir; çünkü bazı az gelişmiş ülkeler bundan faydalanamasa da tüm dünyada yapay ışık kullanımı ile hem enerji tüketimi hem de atık artıyor. Elektrikli aydınlatma kullanımı, enerji tüketiminden kaynaklanan karbondioksit (CO2) emisyonlarını küresel bazda artırıyor. Enerji tasarruflu lambalar ve ampuller geleneksel ampullere göre ekonomik olarak daha pahalı olsa da elektrik maliyetleri ve ömürleri dikkate alındığında önceki sonrakine göre daha ucuz hale gelmektedir. Elektrik üreten fosil yakıtlı tesisler sera gazı (özellikle CO2) emisyonlarını artırarak çevresel bozulmaya, yıkıma ve iklim değişikliğine yol açar. Çevre dostu, enerji verimli Işık Yayan Diyot (LED) aydınlatma ve zamanlayıcı/dimmer kontrolleri, elektrik tasarrufu sağlar ve küresel enerji tüketimini ve ekolojik ayak izini azaltır. Aydınlatma kavramı, aşağıda belirtilen 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacı’ndan (SKA, 2022) 9’u ile bağlantılıdır. SKA 3 - Sağlık ve Kaliteli Yaşam: Sağlıklı ve kaliteli yaşamı her yaşta güvence altına almak. LED aydınlatma, toksik madde içerebilecek alternatiflerine kıyasla temiz ve güvenlidir. SKA 7 - Erişilebilir ve Temiz Enerji: Herkes için karşılanabilir, güvenilir, sürdürülebilir ve modern enerjiye erişimi sağlamak. LED aydınlatma, verimliliği artırdığı için SKA 7 ile uyumludur; böylece güvenli, temiz, uygun maliyetli ve güvenilir enerjiye erişimi sağlar.
20 SDG 8 - Decent work and economic growth: Promote sustained, inclusive and sustainable economic growth, full and productive employment and decent work for all. Production of energy efficient lighting decreases the mercury exposure risk and helps achieving SDG 8 which creates secure working environments for all employees. SDG 10 - Reduced Inequalities: Reduced inequality within and among countries. Most of the developed countries have switched to energy efficient LED lighting. But, some of the developing countries as well as the less developed ones are still producing and using fluorescents that contain mercury – a banned substance in the developed countries. Economic development accelerates technological change; thereby increasing inequalities. Everyone should be able to access clean, safe, and efficient LED lighting. SDG 11 - Sustainable Cities and Communities: Make cities and human settlements inclusive, safe, resilient and sustainable. Resilience, inclusiveness, and safety of the cities is supported by SDG 11. LED lighting eliminates the risks of hazardous wastes, improves air quality, and reduces the environmental destruction in the cities. SDG 12 - Responsible Consumption & Production: Ensure sustainable consumption and production patterns. SDG 12 underlines the importance of environmental management of hazardous products and all wastes to decrease their discharge to the environment. SDG 13 - ClimateAction: Take urgent action to combat climate change and its impacts. Urban planning has a direct effect on climate action. The technological transformation slows down climate change and supports SDG 13. SKA 8 - İnsana Yakışır İş ve Ekonomik Büyüme: İstikrarlı, kapsayıcı ve sürdürülebilir ekonomik büyümeyi, tam ve üretken istihdamı ve herkes için insana yakışır işleri desteklemek. Enerji verimli aydınlatma üretimi, cıvaya maruz kalma riskini azaltır ve tüm çalışanlar için güvenli çalışma ortamları oluşturan SKA 8’e ulaşılmasına yardımcı olur. SKA 10 - Eşitsizliklerin Azaltılması: Ülkeler içinde ve arasında eşitsizlikleri azaltmak. Gelişmiş ülkelerin çoğu, enerji tasarruflu LED aydınlatmaya geçti. Ancak, bazı gelişmekte olan ve daha az gelişmiş ülkeler, gelişmiş ülkelerde yasaklanmış bir madde olan cıva içeren floresanları vb. hala üretiyor ve kullanıyor. Ekonomik kalkınma, eşitsizlikleri artıran teknolojik değişimi hızlandırır. Herkes temiz, güvenli ve verimli LED aydınlatmaya erişebilmelidir. SKA 11 - Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar: Şehirleri ve insan yerleşimlerini kapsayıcı, güvenli, dayanıklı ve sürdürülebilir kılmak. Şehirlerin dayanıklılığı, kapsayıcılığı ve güvenliği SKA 11 ile desteklenmektedir. LED aydınlatma, tehlikeli atık risklerini ortadan kaldırır, hava kalitesini iyileştirir ve şehirlerdeki çevresel tahribatı azaltır. SKA 12 - Sorumlu Üretim ve Tüketim: Sürdürülebilir üretim ve tüketim kalıplarını sağlamak. SKA 12, tehlikeli ürünlerin ve tüm atıkların çevreye deşarjını azaltmak için çevre yönetiminin önemini vurgulamaktadır. SKA 13 - İklim Eylemi: İklim değişikliği ve etkileri ile mücadele için acilen eyleme geçmek. Kent planlamasının iklim eylemi üzerinde doğrudan bir etkisi vardır. Teknolojik dönüşüm, iklim değişikliğini yavaşlatıyor ve SKA 13’ü destekliyor.
21 SDG 14 - Life BelowWater: Conserve and sustainably use the oceans, seas, and marine resources for sustainable development. Water contamination and marine pollution decrease when LED lighting that helps achieving SDG 14 is preferred as an energy source. SDG 15 - Life on Land: Protect, restore and promote sustainable use of terrestrial ecosystems, sustainably manage forests, combat desertification, and halt and reverse land degradation and halt biodiversity loss. LED light technology alleviates environmental pollution and supports SDG 15. The development of energy efficient lighting technologies may positively affect all 17 SDGs. Policies that aim to decrease the light pollution caused by new lighting technologies and enhance energy efficiency are required for sustainable development. Dülgarsan Lighting is the leader lighting company which sheds light and adds high value to the global lighting industry with its sustainable production methods, modern and meticulous crafts, and elegant designs. Dr-Light products are created with sustainable materials, energy efficient LED lightbulbs, smart lighting techniques, eco-friendly packaging that bring long lasting quality lights to life in accordance with sustainable lighting and development goals. Dear Agop Dülgar brings contemporary perspectives to the lighting industry by combining art and technology. Agop Dülgar’s awareness of sustainable lighting and development carries the lighting production from the past to the present with an innovative perspective that includes craft culture and adds value to the society. Dr-Trend magazine is another contribution of Dr-Light to the lighting industry and society. wish Dr. Light further success for supporting such an important issue as sustainable lighting. References: 1. UN, 1987, Report of the World Commission on Environment and Development: Our Common Future. 2. SDGs, 2022, https://sdgs.un.org/goals 3. Lyytimäki, J., 2015, “Towards eco-efficient and enjoyable lighting”, Finnish Environment Institute. SKA 14 - Sudaki Yaşam: Sürdürülebilir kalkınma için okyanusları, denizleri ve deniz kaynaklarını korumak ve sürdürülebilir kullanmak. Enerji kaynağı olarak SKA 14’e ulaşmaya yardımcı olan LED aydınlatma tercih edildiğinde su kirliliği ve deniz kirliliği azalmaktadır. SKA 15 - Karasal Yaşam: Karasal ekosistemleri korumak, iyileştirmek ve sürdürülebilir kullanımını desteklemek, sürdürülebilir orman yönetimini sağlamak, çölleşme ile mücadele etmek, arazi bozunumunu durdurmak ve tersine çevirerek biyolojik çeşitlilik kaybını engellemek. LED ışık teknolojisi çevre kirliliğini azaltır ve SKA 15’i destekler. Enerji verimli aydınlatma teknolojilerinin geliştirilmesi, 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacı’nın tümünü olumlu yönde etkileyebilir. Sürdürülebilir kalkınma için yeni aydınlatma teknolojilerinin neden olduğu ışık kirliliğini azaltmayı ve enerji verimliliğini artırmayı hedefleyen politikalara ihtiyaç duyulmaktadır. Dülgarsan Aydınlatma, sürdürülebilir üretim yöntemleri, modern ve titiz işçiliği, zarif tasarımları ve kalifiye işgücü ile dünya aydınlatma sektörüne yüksek değer katan ve ışık tutan lider aydınlatma firmasıdır. Dr-Light ürünleri, sürdürülebilir aydınlatma ve kalkınma amaçları doğrultusunda, uzun ömürlü kaliteli aydınlatmaya hayat veren sürdürülebilir malzemeler, enerji tasarruflu LED ampuller, akıllı aydınlatma teknikleri ve çevre dostu ambalajlarla yaratılıyor. Sevgili Agop Dülgar, sanat ve teknolojiyi birleştirerek aydınlatma sektörüne çağdaş bakış açıları getiriyor. Agop Dülgar’ın sürdürülebilir aydınlatma ve kalkınma farkındalığı aydınlatma üretimini zanaat kültürü içeren yenilikçi bakış açısıyla geçmişten günümüze taşıyor ve topluma değer katıyor. Dr-Trend dergisi, Dr-Light’ın aydınlatma sektörüne ve topluma katkılarından bir diğeridir. Sürdürülebilir aydınlatma gibi önemli bir konuyu desteklediği için Dr. Light’ın başarılarının devamını dilerim. Referanslar: 1. UN, 1987, Report of the World Commission on Environment and Development: Our Common Future. 2. SKA, 2022,- https://turkiye.un.org/index.php/tr/sdgs/ 3. Lyytimäki, J., 2015, “Towards eco-efficient and enjoyable lighting”, Finnish Environment Institute. Değerli dostumuz Dr. Öğr. Üyesi Ebru Tomris Aydoğan’a bu aydınlatıcı makale için teşekkür ederiz.
22 BİZE KISACA SALMAN’S DESIGN&FURNITURE’DAN SÖZ EDER MİSİNİZ? Merhaba ben Yavuz Salman. 1974 Almanya doğumluyum. 1950’den günümüze dededen toruna 3 kuşaktır devam ederek profesyonel olarak mobilya ve dekorasyon üretimleri yapmaktayız. Aralıksız 30 yıldır “SalmanS” adıyla devam ediyoruz. Ahşapta ve mobilyada, zor ve detaylı çalışmalarımızla bilinen bir firmayız. Özellikle villa, daire, ofis projeleriyle ilgileniyor, özel tasarımlar üretiyoruz. Kısaca özetlemek gerekirse atölyecilikten bugünkü noktaya gelmiş bulunmaktayız.. BİR MEKANI TASARLAMA SÜRECİNİZ NASIL GELİŞİR ? İlk etapta tasarım yapacağım kişiyi tanımak isterim, alanına girip evdeki veya ofisteki enerjisini almaya çalışırım, aldığım çeşitli görüşmelerle kişinin o alanda ne yapmak istediğine ve neye ihtiyaç duyduğuna odaklanıp, nasıl rahat ve huzurlu bir alan oluşturacağımın istişaresini yaparım. Daha sonra ekip arkadaşlarımla proje üzerinde detayları tartışırım. Benden istenenleri tecrübe ve tarzımla harmanlayarak 3D ortamında bir proje sunumu yaparım, memnun olduklarını hissettiğim noktada devam ederim çalışmalarıma... “DR-LIGHT” İLE İŞBİRLİĞİNİZİ BİZE NASIL ANLATIRSINIZ ? “ Dr-Light” benim projelerime çok yakıştırdığım bir marka. Her çalışmamı kendim tasarladığım için yine tasarımla bütünleşmiş bir marka olarak “Dr-Light” bana ve projelerime görsel ve kalite olarak inanılmaz bir zenginlik katıyor. Çünkü benim için bir ürünün güzel olması dışında kaliteli ve sağlam da olması önceliğim. Yaptığım tasarımlarda mobilyalarımın detaylarını ve güzelliğini öne çıkaran unsur ışıktır. “Dr-Light” bu açıdan benim görsel algımı doyuruyor, markayı ve çalışma prensiplerini çok beğeniyorum.. BULUNDUĞUNUZ BÖLGEDE “DR-LIGHT”AOLAN TALEP NASIL? Antalya’da çok fazla aydınlatma firması var, ama işçilik ve kaliteye dikkat eden ve önem veren insanlar “Dr-Light” ile diğer markaları karşılaştırdığında aradaki kalite farkını anlıyor ve bu markaya yöneliyor. Çalışmalarımı Instagram üzerinden görenler aydınlatmaları mesaj aracılığıyla soruyor, talebin arttığını buradan da anlıyorum.
23 Salman’s Design&Furniture YAVUZ SALMAN
24 CAMPANA
25 BU PROJEDE HANGİ ÜRÜNLER KULLANILDI? NEWCAGE TALIS FLOOR CORE & RENI
26
27
28 Dr-Works Doğal, Gizemli, Güçlü Natural, Mysterious, Powerful Derinin gizemi, ahşabın doğallığı ve metalin gücünün birleştiği koleksiyon: “Dr-Works” “Dr-Light” aydınlatma ürünlerinin mekanlardaki büyüleyici etkisi “Dr-Works” mobilyalarıyla tamamlanıyor. Koleksiyonun büyük bir kısmında metal ve ahşap bir arada kullanılırken, derinin estetiğiyle de tamamlanan etkileyici parçalar ortaya çıkıyor. Geçmişin ruhunu taşıyan ve unutulmaya yüz tutmuş mobilya ve aksesuarlar, günümüzde tekrar bu koleksiyon sayesinde dönemine özgü haliyle hayat buluyor. “Dr-Works” Natural, Mysterious, Powerful that combines the mystery of leather, the naturalness of wood and the strength of metal: “Dr-Works” The astonishing effect of “Dr-Light” lighting products in places is complemented by “Dr-Works” furniture. While metal and wood are used together in most of the collection, impressive pieces accentuated by the aesthetics of leather emerge. Furniture and accessories carrying the essence of the past and about to be forgotten, revive today in their period-specific form in this collection.
29
30
31 Texas Wine Cabinet
32
33 Dallas Family
34 E MÜZ TÜRBİN-JENERATÖR GRUBU
35 ENERJİ ZESİ Osmanlı Devleti’nin kent ölçekli ilk elektrik santrali olan Silahtarağa Elektrik Santrali’nin temelleri İstanbul’un en eski endüstri bölgesi olan Haliç’te 1910 yılında AvusturyaMacar şirketi Ganz tarafından atıldı. Her ne kadar Silahtarağa Elektrik Santrali’nin 1913 yılında faaliyete geçmesi planlanmış olsa da birbirinden farklı iki sebep bu açılışın ertelenmesine yol açtı. 1. Dünya Savaşı’nın yarattığı sorunlar ve o yıl İstanbul’u etkileyen yağmur sularının taşıdığı parçaların santrala dolması nedeniyle Silahtarağa Elektrik Santrali 1914 yılında faaliyete başladı. İstanbul’da ilk dönem elektrik başta Galata-Pera olmak üzere Beyoğlu, Nişantaşı, Kurtuluş, Beşiktaş ve İstanbul olarak adlandırılan Sultanahmet ve civarına verildi. Silahtarağa Elektrik Santrali’nde üretilen elektrik şehir odaklı bir dağıtım fikrinden etkilenmişti. İlk dönemden itibaren evlerde de kullanılmaya başlanan elektrik, çok hızlı bir şekilde kentte yaygınlaştı. 1952 yılına kadar İstanbul’un tek elektrik üretim merkezi olan Silahtarağa Elektrik Santralı, 1983 yılına dek kente elektrik sağladı. Elektrik üretiminin durdurulması ardından santral yok olma sürecine girmişken İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin devreye girmesiyle Türkiye’de kültürsanat alanında bugüne kadar gerçekleştirilmiş en kapsamlı dönüşüm projelerinden biri hayata geçirildi. Silahtarağa Elektrik Santrali’nin 1913’te ve 1921’de inşa edilen ilk makine daireleri, güçlendirilip korunarak The foundations of Silahtarağa Power Plant, the first urban-scale plant of the Ottoman Empire, were laid by Ganz, the Austro-Hungarian company in the Golden Horn, the oldest industrial zone of Istanbul in 1910. Although the Silahtarağa Power Plant was planned to be operational in 1913, two reasons caused the opening to be postponed. Due to the problems caused by World War I and the parts carried by the rain which affected Istanbul that year, the Silahtarağa Power Plant became operational in 1914. In the beginning, electricity was supplied mainly to GalataPera, Beyoğlu, Nişantaşı, Kurtuluş, Beşiktaş and Sultanahmet and its surroundings, which was then called Istanbul. The electricity generated at Silahtarağa Power Plant was based on the idea of a city-oriented distribution. Electricity, which started to be used in homes from then onwards, became widespread in the city very quickly. Until 1952, Silahtarağa Power Plant was the only electricity generation plant of Istanbul, continued to provide electricity to the city until 1983. As the power plant was on the verge of destruction after the cessation of power generation, Istanbul Bilgi University came into play to realize one of the most comprehensive transformation projects ever undertaken in the field of culture and arts in Turkey. The first engine rooms of the Silahtarağa Power Plant, built in 1913 and 1921, have been retrofitted and preserved to become the Energy Museum, the first industrial archaeology SANTRALİSTANBUL ENERGY MUSEUM
36 Türkiye’nin ilk endüstriyel arkeoloji müzesi olan Enerji Müzesi’ne dönüştürüldü. Bu dönüşümün ilk adımı, elektrik üretiminin durduğu 1983’ten sonra çalışmadığı için paslanmaya başlayan türbin-jeneratör gruplarının ve diğer makinelerin uzman ekipler tarafından temizlenmesi ve özel bir koruyucuyla kaplanarak paslanmanın durdurulması oldu. Daha sonra, 1 numaralı türbin-jeneratör grubu, 1931’de çalışmaya başladığı tarihteki görünümüne ulaştırılarak korundu. 3 numaralı türbin-jeneratör grubu üretim durduğunda içi açık olarak bırakılmıştı; bu grup da açık şekliyle korundu. Elektrik üretiminin ve İstanbul’un farklı semtlerine dağıtımının denetlendiği Kontrol Odası ise ayrıntılı kumanda aygıtları ve teçhizatıyla bir bütün olarak korundu. Uzun zaman alan ve titiz bir emek gerektiren koruma çalışması boyunca, kontrol odasında kaybolmuş ya da tahrip olmuş parçalar yerlerinde işaretlendi, mevcut parçalar temizlenerek pasa karşı korundu. museum of Turkey. The first step in this transformation was the cleaning of the turbine-generator groups and other machines, which became rusty as they were not operated after 1983, when electricity generation ceased, by specialized teams and the machines were coated with a special preservative to prevent further rusting. Then, turbine-generator group No. 1 was restored to its original appearance when it started operating in 1931 and preserved. Turbine-generator group No. 3 had been left open when the power generation stopped; so this group was also preserved in its open form. The Control Room, where electricity generation and distribution to different districts of Istanbul was supervised, was preserved as a whole with its detailed control devices and equipment. During the conservation work, which took a long time and required dedicated labor, lost or destroyed parts of the control room were marked, and existing parts were cleaned and protected against rust. TÜRBİN-JENERATÖR GRUBU
37 Toplamda 1,738.83 m2 taban alana ve 3,876.95 m2’lik kullanım alanına sahip Enerji Müzesi’nde 1 ve 2 no’lu Makine Daireleri’nde Silahtarağa Elektrik Santrali’nde üretimin en önemli unsurları olan ve dönemin ileri teknolojisinin tipik çizgilerini yansıtan AEG, Brown Boveri, Siemens ve Thomson Houston markalı türbin-jeneratör grupları yer almaktadır. Enerji Müzesi’nin giriş katında ziyaretçilerin kendi elektrik enerjisini üretebileceği, pil olabileceği, manyetik heykeller yapabileceği, inatçı bir bavulla uğraşacağı, binlerce volta çekinmeden dokunabileceği ve daha birçok deneyi gerçekleştirebileceği, tam 22 etkileşimli ünitenin yer aldığı, eğlence ile bilimin buluştuğu Enerji Oyun Alanı kurulmuştur. Enerji Müzesi, renovasyon çalışmalarının tamamlanması ardından 8 Eylül 2007’de ziyarete açılmıştır. 2012 yılında Avrupa Müze Akademisi tarafından DASA Ödülü’ne layık görülen Enerji Müzesi, Türkiye’nin eski enerji kaynaklarını kitlelere ulaştırmak ve bu mirası uluslararası kültür, sanat ve eğitim platformlarıyla bir araya getirmek amacıyla disiplinlerarası etkinliklere ev sahipliği yapmaktadır. With a total floor area of 1,738.83 square meters and a total usage area of 3,876.95 square meters, the Energy Museum features turbine-generator groups from AEG, Brown Boveri, Siemens and Thomson Houston, which are the most important items of production at Silahtarağa Power Plant and reflect the typical lines of the advanced technology of the period, in Machine Rooms 1 and 2. On the ground floor of the Energy Museum, the Energy Playground, where entertainment and science meet with the visitors who can generate their own energy, become batteries, make magnetic sculptures, deal with a stubborn suitcase, touch thousands of volts without hesitation and perform many other experiments, with 22 interactive units was been established. The Energy Museum was opened to visitors on September 8, 2007 following the completion of renovation works. In 2012, the Energy Museum received the DASA Award from the European Academy of Museums and hosts interdisciplinary events with the aim of bringing Turkey’s ancient energy resources to the masses and this heritage together with international culture, art and education platforms. KONTROL ODASI Kaynakça: İstanbul Bilgi Üniversitesi, Enerji Müzesi
RkJQdWJsaXNoZXIy NzY5Njk=